Ümmü İbrahim, Suriye’nin kuzeyine dağılmış yüzlerce kamptan birinde çocuklarını büyüten dul bir kadın. Ümmü İbrahim’in 3 çocuğunun da farklı akıl sağlığı sorunları var.
“Kızım Cemile, uykusunu etkileyen ve bağırıp çağırmasına neden olan mani dönemleri yaşıyor. Kızım Vefa takıntılı davranışlarla, oğlum Hasan da akıl hastalığıyla mücadele ediyor. Hepsinin özel bakıma ihtiyacı var ve ben onların tedavi olmasını istiyorum. ”
Güvenli bir yer arayan aile defalarca kaçtı
Aile, sürekli düzenlenen hava saldırıları nedeniyle birçok kez yerinden edildi. Köyleri bombalandığında evlerini geride bırakıp kaçtılar ve ümitsiz bir güvenlik arayışıyla gittikleri yerlerden tekrar ve tekrar kaçmak zorunda kaldılar.
“Beş yıl önce Cisr eş Şuğur’daki köyümüz bombalanınca çocuklarım ve ben canımızı kurtarmak için kaçmak zorunda kaldık. Bombalama sırasında evimiz tamamen yerle bir oldu, sağlam hiçbir şey kalmadı. Her şeyimizi kaybettik.”
Ümmü İbrahim’in oğlu hava saldırılarında ağır yaralandı. Evden kaçarken midesine şarapnel parçaları isabet etmişti. Kimse oğlunun hastaneye kaldırıldığını ona söylemedi ve Ümmü İbrahim 10 gün boyunca çaresizce oğlunu aradı.
“Panik halindeydim ve her yerde onu arıyordum. Bazı hastanelerle görüştüm ama onlar da oğlumu tespit edemediler. 10 gün boyunca ağladım ve dua ettim, Allah’tan onu sağ salim bana geri getirmesini ve iyileştirmesini istedim. Çok şükür, Allah evladımı bana bağışladı. Ona sarılırken ağladım.”
Akıl almaz korku ve felaketler
Ailenin evi bombardımanda yıkıldı. Ümmü İbrahim ve çocukları o günden beri farklı köy ve kamplara sığındı. 3 çocuk annesi Ümmü İbrahim, sürekli yerinden edilme ve sonrasında bambaşka bir yere taşınma hissini tarif edecek kelime bulmakta zorlanıyor.
“Krizin başından bu yana pek çok felaket yaşadık ve şu anda hala acı çekiyoruz. Bu kampta en temel ihtiyaçlarımızı bile karşılayamıyoruz.”
Yoksulluk ve travma
Aile son olarak bir çadıra sığındı ve insani yardımlarla hayatta kalabiliyor. Yemek almaya yetecek paraları bulunmuyor ve çok nadiren et yiyebiliyorlar. Onları evlerinden eden hava saldırılarının kötü anılarıyla devamlı bir korku içinde yaşıyorlar.
“Yiyecek yetersizliğinden dolayı aç karnına uyuduğumuz geceler oluyor. Durumumuz çok belirsiz çünkü hayatın bize ne getireceğini bilmiyoruz.”
“Köyümüzde başımıza gelenler yüzünden korku içinde yaşıyoruz. Uçakların sesini duyduğumuzda çok endişeleniyoruz. Çocuklarımı çadırdan alıp civardaki tarlalara koşuyorum çünkü çok korkuyorum.”
Daha iyi bir gelecek umudu
Çocuklarıyla tek başına olan Ümmü İbrahim, sık sık ev hayatını, arkadaşlarını ve ailesini düşünüyor.
“Hepimiz memleketimize dönüp sevdiklerimiz ve komşularımızla yeniden bir araya gelmek istiyoruz. Birbirimize çok yakındık ve sürekli görüşürdük. Kız kardeşimle evlerimiz yakın yerlerdeydi ve birlikte buluşup güzel yemekler yemekten keyif alırdık. Evimi yeniden inşa etmek istiyorum ki çocuklarımla birlikte eskisi gibi orada yaşayalım.
“Kaçmamızın üzerinden beş yıl geçti. Bu krizin yakında bitmesi ve hayatımıza dönebilmemiz için dua ediyorum. Haksızlığın her türlüsünden çok çektik. Allah’tan güvenlik ve barış içinde yaşamayı nasip etmesini istiyorum. Çok şey kaybettik. ”
Islamic Relief, Ümmü İbrahim’e gıda paketi, hijyen seti, ısınmaları için kömür ve onları sıcak tutacak kıyafet ulaştırdı.